2 Nisan 2010 Cuma

Arsenal-Barcelona

Yoğun geçen çarşamba günü sonrası gerçekten böyle bir maçı izlemeye ihtiyacım varmış dedirten bir maç oldu. Daha maç başlayalı 17 dk olmuştu ve ilk gelen istatistiklerde Barcelona'nın kaleye attığı 12 şuttan 7 sinin isabetli olduğunu söylüyordu. Nasıl bir başlangıçtı öyle? Bugüne kadar izlediğim hiçbir maçta bir deplasman takımı bu şekilde rakibini sürklase etmemişti. Rakibi de yakından tanıdığımız Arsene Wenger'in genç yıldızlarından kurulu, kendi sahasında özellikle rakiplere nefes aldırmayan bir tempoda oynayan Arsenal takımıydı. Almunia yerden kalkamazken Valdes'in adını daha duymamıştık bile.Bunun yanında Arsavin de zorunlu bir değişiklikle oyundan çıkmıştı.
İlk yarıda her şey vardı ama gol sesi çıkmamıştı. İkinci yarı ise başlar başlamaz Barcelona, defans arkasına İbrahimovic'in muhteşem bir koşuyla hareketlenmesi sonucu Almunia'yı çaresiz bırakan bir vuruşla öne geçti. Golün etkisini yeni yeni atlatan Arsenal yine aynı ilk golde olduğu gibi İbrahimovic'i unuttu ve maç bir anda 2-0  a geldi. Barcelona öyle paslaşıyordu ki bir ara dönüp arkadaşıma dedim ki " Ben olsam sinirden ayaklarına sert bir şekilde girip kırmızı kartı alırdım." Bu sırada Arsenen Wenger oyunu artık izlemeyi bıraktı ve  89 doğumlu Theo Walcott'u İngiliz Milli Takım teknik direktörü F. Capello 'nun bakışlarıyla oyuna aldı. Sağ kulvar bir anda hareketlenmişti ve tam da Maxwell nası tutacak bu çocuğu derken Theo cezayı kesiverdi ve Bendner'in harika pasıyla çaprazdan girip Valdes'i avladı. Golden sonra Barcelona yine oyunu elinde tutmayı istese de Arsenal'in etkili atakları korkutucuydu. Gallas Da yine zorunlu değişiklik sonucu çıkmıştı ve Arsenal'in oyuncu değiştirme hakkı yoktu. Dakikalar 83'ü gösterirken yandan gelen ortayı Bendner'in kafayla indirmesi sonucu top Barcelona'nın kendi evladı olan Fabregas'ın önünde kaldı. Bu sırada Puyol araya girmek isterken ayağını Fabregas'a taktı ve onu engelledi. Hakem tereddütsüz penaltı noktasını göstererek Puyol'u da saha dışına gönderdi.Penaltıyı gole çeviren Fabregas ise sakatlığının tekrar nüksetmesi sonucu kalan 10 dakikayı yürüyerek tamamladı. 
Fabregas'ın sakatlığı için kimilerine göre ilahi adalet kimilerine göre ise şanssızlık olarak yorumlanıyor ancak gerçek olan Arsenal böyle mahkum olarak başladığı bir maçtan beraberlikle ayrılması bildi.  Bu maçın ikinci ayağı İspanya'da olacak ve Arsenal bu maçtaki kadar şanslı olacak mı göreceğiz hep beraber. Puyol ve Pique'nin cezalı olmaları nasıl etkileyecek Barcelona'yı bu da ayrı merak konusu. 6 Nisanı dört gözle bekliyoruz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder